Hisler rehber… Bizi bir kıyıdan, diğer kıyıya taşıyan, yolu fırtınalı ya da güneşli kılan hep hislerimiz. Eskiden onları dinlemenin tam olarak ne demek olduğunu bilmiyordum. Etrafta o kadar çok ses vardı ki, hangisinin doğru olduğunu bilmiyordum. Sonradan öğrendim aslında hepsinin doğru olduğunu ama önemli olanın benim yoluma giden ses olduğunu…
Yeniden karşıma çıktığın zaman eskimişlik hissiyle gelen o tanıdıklık hissi… Bir gemi.. Uzun yolcuklara çıkmayı hayal ettiğim, yolculuk ettiğim güven duyduğum, fırtınalarda beni her seferinde karaya çıkartabilen bir gemi…
Seneler sonra seni yeniden gördüğüm zaman hissettiğim şeyler, seneler önce seni ilk gördüğüm zamankilerle aynıydı aslında.. Yolculuk etmeden güvenmiştim.. Ne yalan söyleyeyim yeniden binmek istedim o gemiye ve bu sefer görmediğimiz yerleri görmek istedim ama benim yolculuk pusulam ile geminin pusulası aynı istikametleri göstermiyordu.
Canım yandı, kızdım, sinirlendim.. Yollarımızın ayrı olduğunu kabul edip gemini uğurladım.. İçimde bir belki kalmamıştı… Yarım kalmış bütün aşklarımı, belkilerimi de giderken savurdum rüzgarlara…
Ama hala geminin yolculuk hikayelerini duyuyorum. Gemin sonunda bir limana demirlemiş. Eskiden olsa neden diye sormaya başlardım sanırım.
Mutluluğa, sevilmeye o kadar ihtiyacın var ki dürüst olmadığın için kızamıyorum da sana.. Umarım mutlu olursun çıktığın yolda, umarım…
Hisler rehber, sırf o gemiye binmek istiyorum diye istemediğim bir istikamete doğru sürüklemedim kendimi. Yalandan bir dünya yaratmadım kendime..
Hislerinizle kalın, hem kendiniz hem de etrafınızdakiler için…
Bu yorum yazar tarafından silindi.
BeğenBeğen
ne kadar cumle kursan da hic tam olarak anlatamayacaksin hissi… biraz yarimlik, birazburukluk… birakmak, kabul etmek hepsinden biraz biraz 🙂
BeğenBeğen