Bırakmak…

Tüm harfler karşımda sıraya dizilmiş, hepsi onu seçmemi istiyor ama ben nedense en uygun kelimeyi bulup ifade bile edemiyorum… Genelde düşündüklerimi ve hissettiklerimi anlatmak ile ilgili pek bir sorun yaşamadığım için bu durum pek alışık olduğum bir şey değil.. 
Gitmiş bir geminin ardından ne söylesem boş diyordum hep ama aslında meselenin bu olmadığını keşfettim. Her şeyin gidici olduğu, sadece bedenlere sahip olduğumuz bir dünyada sözcükleri bulmama engel olan gitmek değilmiş, gerçeklermiş.
Eninde sonunda tüm saklı gerçekler güneşe kavuşur ve o noktadan sonra elindeki gerçekle ne yapacağını düşünürsün. Yol ayrımıdır bilirsin..
Bütün o anılarını gerçeklerle örülü kara bulutlar kaplar. Aslında kızdığın gidenin elinden aldığı anılardır…
Belki de doğru sözcükleri bulamamanın nedeni de budur. Doğru sözcüklerin hiç var olmasıdır..
Şimdi hep arayışta olan, mutlu olamayan ruhun mutluluk maskesini görüyorum. Bir yanım gerçekten mutlu olman için dua ederken, bir yanım da o kadar kırgın ki…
Senin hikayeni düşüyorum sonra, nasıl kırgın, yalnız ve aslında çaresiz oluşunu hatırlıyorum.  Mutlu olmanı diliyorum o zaman tüm içtenliğimle… 
Herkesin bir hikayesi var ve unutma herkes haklı diyorum kendi kendime gecenin bir yarısı.. 
Gerçek, tüm geçmişi değiştirmezdi, anılar yine benimdi.. Sadece etkisini, kokusunu kaybediyordu. O zaman yapacak olan kabul etmek…
Derin bir nefes alıp bırakmak… Geçip gitmesine izin vermek, geçip gidenlerin.. Doğru, yanlış ayrım yapmadan kabul edebilmek tüm hisleri ve kucaklayabilmek…

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s