Evrenin sarmalı

Biz sanıyoruz ki, olmaz yapamam, gidemez, gidemem, yapamam! Sonra oluyor ve içeride atlılar koşturmaya başlıyor. Nereye koşturacağını şaşırıyorsun. Sanki ne yönü seçsen hep çıkmaz sokak geliyor karşına. Sonra bir gün koşturmayı bırakınca hissettiğin her şey, sarmal şeklinde karışarak ayrışmaya başlıyor. Evrendeki sonsuz enerjinin sarmal hareketi, enerjinin özündeki hareket ile her şey yeniden değişiyor ve baştan başlıyor. Kendi payımıza düşen dersi aldıkça sarmalın da hareketi değişmeye başlıyor, alanlar genişliyor. Bizi bir sonraki hareket için sarmal, kendince düzeneği baştan hazırlıyor, yeniden hareket etmek için bize alan açılıyor ve öğreti başlıyor. Biliyor musun sarmal hep bizim için çalışıyor!

İçerinin bilgeliği

Arkadaşıma dedim ki; düşünki sen filtre kahve içmeyi seviyorsun. Hayranısın filtre kahvenin ama gittiğin yerde sadece çay var. Bir, iki, üç tamam diyorsun ama sonra başlıyorsun keşke kahve olsaydı burada diye söylenmeye ve söylenirken de içmeye devam ediyorsun o çayı ama bir kere o çayı alırken bir dursan belki anlayacaksın senin özünde filtre kahve içmek var, çay içmek yok! Ve burası asla o istediğin kahveyi veremeyecek! O zaman? Ya da belki çayı, kahve olsaydı diye içmekten vazgeçeceksin ve belki seveceksin bile.. Kim bilir ? Ama onun için çayı yudumlamadan orada öylece onunla kalabilmek ..Ve belki de şu an çay içmek istemiyor olsan da belki bir ay sonra bunu içmek de isteyebilme haline de açık olabilmek.. Yani dostun, şu anki hislerini hissetmeye gönüllü olmak ve o hislerin nehirde süzülmesine izin vermek.. Tek yaptığımız da bu biliyor musun?