Hani derler ya hayat ancak geçmiş yolculuğuna çıktığında anlaşılır. Yaşarken ”neden” diye sorup durduğun soruların cevabını almak için geriye dönüp bakman gerekir. O ”neden”leri sorup dururken kendini ne kadar yorduğunu umursamazsın!
”Ben gerçeği istiyorum”, ”neden” diye ruhunu deşersin ama hiçbir şey değişmez. Çünkü tek yaptığın soru sormaktır! Benim gibi….
Elimde bir liste soru vardı ama cevapları ararken o sorular arasında kaybolmuştum. Sanırım başkalarının ağzından çıkacakları cevaplarım yapmak istiyordum. İtiraf ediyorum yaptım da ama olmadı… Başkalarının cevapları benim daha da kaybolmamdan başka bir şeye yaramadı. Sonra mı? Yoruldum. Nefes almak için olduğum yerde çöküp birden çıkan rüzgarın beni istediği yere savurmasına izin verdim!! Sanırım uzunca bir süre savruldum. İlk kez hayatla beraber hareket edecek gücü kendimde bulmuştum.
Ve o rüzgar hayatımı değiştirdi….. Hem kendimle hem de etrafımdaki her şeyle barışmayı ve kabul etmeyi öğrendim.
Bazen kaybolmak gerekirmiş kim olduğunu hatırlamak için…
Bir yabancıyla tanıştım ve o yabancı bilmese de hayatımı değiştirdi. Bir yerlere gömdüğüm anıları tekrar hatırlattı. Şimdi bir gece yarısı o kızın elinde tuttuğu sorular listesinin cevaplarını buldum. Bir anda avucumun içine düştü… O yabancı ile yollarımız tekrar kesişir mi bilmiyorum ama biliyorum ki yüzleşmeye hazır olduğum için karşıma çıktı.
Her cevap başka bir anıyı hatırlattı bana ama o zaman o cevaplara kulaklarımı tıkadığımı daha iyi anlıyorum. O cevaplar benim istediklerim değildi ve ben gerçeği görmezden gelirsem değiştirebilirim yanılgısına kapılmıştım!
Gerçek çok güçlü! Bazen baş döndürücü ve hasta edici ama uzun vadede iyileştirici. İyileşmek isteyen ruhlar için….